İhtisas Mahkemeleri ve Sulh Ceza Hâkimlikleri Yeniden Belirlendi!

13 Nisan 2023 tarih ve 32162 sayılı Resmî Gazete’de Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 12 Nisan 2023 tarihli kararları yayımlanmıştır. Bu çerçevede; 1. Bilişim ile ilgili düzenlenen suçlara ilişkin açılacak davalara bakacak mahkemelerin yeniden belirlenmesine ilişkin 868 sayılı ihtisas kararı ve 2. İdari yaptırım kararlarına karşı yapılacak başvurulara ilişkin sulh ceza hâkimliklerinin yeniden belirlenmesine […]

Fransız Hukukunda Ulaşılabilir Olmama Hakkının Kapsamı, Hukuki Niteliği ve Koşulları

I. Kapsamı Ulaşılabilir olmama hakkına ilişkin Fransız İş Kanununda yer alan düzenleme (Art. L2242-17[1]), ulaşılabilir olmama hakkının tanımını yapmamış, buna karşılık ulaşılabilir olmama hakkının uygulanması için gereken koşulları genel olarak hüküm altına almıştır[2]. Öğretide, kanun koyucunun, bu hakkın kapsamını bir tanım yaparak sınırlandırmadığı; işçi ve işveren sendikaları tarafından imzalanacak toplu sözleşmelerle sözleşmenin sosyal taraflarının bu […]

7331 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Yayımlandı!

14 Temmuz 2021 tarih ve 31541 sayılı Resmî Gazete’de 7331 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun yayımlanmıştır. Yayımlanan Kanun ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda yapılan düzenlemeler, aşağıdaki tablolarda İYUK’un -ilgili hükümlerinin- önceki hâli ile karşılaştırılarak ele alınmıştır:7331 sayılı Kanun ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yapılan düzenlemeler, aşağıdaki […]

Adli Yargı İlk Derece Mahkemelerinde İhtisas Mahkemeleri Belirlendi!

30 Kasım 2021 tarih ve 31675 sayılı Resmî Gazete’de Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25 Kasım 2021 tarihli kararları yayımlanmıştır. Bu çerçevede; 1. 213 sayılı Vergi Usul Kanununda düzenlenen suçlara ilişkin açılacak davalara bakacak mahkemelerin belirlenmesine ilişkin 1227 sayılı ihtisas kararı, 2. Çocuk ağır ceza ve çocuk mahkemelerinin kurulmadığı yerlerde, bu mahkemelerin görev alanına […]

Özel Hayata Müdahalenin Gerekçelerinin Ortaya Koyulmaması Hak İhlalidir!

11 Ocak 2016 tarihinde Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvuru, özel hayatın gizliliği ile bağımsız ve tarafsız mahkemede yargılanma haklarının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir. 07 Kasım 2019 tarih ve 2016/548 başvuru numaralı karara konu olayda, muvazzaf tabip subay olarak görev yapan ve yurt dışı eğitiminde bulunan başvurucu, istihbarata karşı koyma (İKK) zafiyetine yol açacak şekilde ahlaki […]

Devlet Sırlarının Korunması ve İstihbarat Görevi Gereği Yapılan Atama Hukuka Uygundur!

14 Ekim 2016 tarih ve 29857 sayılı Resmî Gazete’de Anayasa Mahkemesinin 21 Eylül 2016 tarih ve 2014/8203 başvuru sayılı Ö. Ç. başvurusuna ilişkin kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda başvurucu Ö. Ç., Millî İstihbarat Teşkilatında görev yaptığı sırada A. Ö. isimli kişiyle evlenmesi için izin verilmesini talep etmiş; MİT tarafından A. Ö. hakkında yapılan güvenlik soruşturması […]

AYM 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250. Maddesinin Bir Bölümünü İptal Etti!

15 Haziran 2021 tarih ve 31512 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 31 Mart 2021 tarih ve 2020/35 E. 2021/26 K. sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun, 17 Ekim 2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 23. maddesiyle başlığı ile birlikte yeniden düzenlenen 250. maddesinin 9. fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “…talepte belirlenen yaptırım […]

Zina Eylemine Katılan Üçüncü Kişinin Hukuki Sorumluluğu Nedir?

I. Öğretide Yer Alan Görüşler A- Sadakat Yükümlülüğünün Hukuki Niteliği Yönünden 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 185. maddesinin 3. fıkrasında evlilik birliğinden doğan sadakat yükümlülüğü hüküm altına alınmış olup, buna göre eşler evlilik birliğinin devamı süresince birbirlerine sadık kalmak zorundadırlar. Ancak sadakat yükümlülüğünü ihlal eden eşin bu eylemi birlikte gerçekleştirdiği üçüncü kişinin hukuki sorumluluğu, özellikle […]

Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminde Zinaya İlişkin Hükmün Değerlendirilmesi

I. Hükme İlişkin Görüşler Zina sebebiyle boşanma kararı verilmesi durumunda, kusurlu eşin katılma alacağının azaltılması veya kaldırılmasına ilişkin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 236. maddesi hükmü öğretide çeşitli eleştirilere maruz kalmıştır[1]. Anılan maddeyle ilgili eleştiriler, TMK’nin 252. maddesinde paylaşmalı mal ayrılığına ilişkin hüküm için de benzer olarak ileri sürülmektedir. TMK’nin 236. maddesine ilişkin eleştirilerden biri, […]

Yabancı Mahkeme Kararlarının Tenfizinde Özellik Arz Eden Bazı Durumlar

I. Yabancı Mahkeme Kararının Gerekçesiz Olması Yabancı mahkeme kararının tenfizinde kamu düzeni müdahalesi yönünden özellik arz eden ve Türk hukukunda uzun süre tartışmalı olan bir konu, yabancı mahkeme kararının gerekçesiz olması hâlinde tenfiz talebinin reddedilip reddedilmeyeceğidir.  Konuya ilişkin olarak Yargıtay daireleri uzun yıllar birbirinden farklı kararlar vermiştir. Örneğin Yargıtay Temyiz Ticaret Dairesi, 01.04.1961 tarihinde Alman […]