7499 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Yayımlandı!

12 Mart 2024 tarih ve 32487 sayılı Resmî Gazete’de, kamuoyunda 8. Yargı Paketi olarak bilinen 7499 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun yayımlanmıştır. Yayımlanan Kanun doğrultusunda; – 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu, – 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, – 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, – 5271 sayılı Ceza Muhakemesi […]

7445 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Yayımlandı!

05 Nisan 2023 tarih ve 32154 sayılı Resmî Gazete’de 7445 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun yayımlanmıştır. Yayımlanan Kanun ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda yapılan düzenlemeler, aşağıdaki tablolarda İİK’nin -ilgili hükümlerinin- önceki hâli ile karşılaştırılarak ele alınmıştır: 7445 sayılı Kanun ile 1136 sayılı Avukatlık Kanununda yapılan düzenlemeler, […]

Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ile Tenfizi

I. Genel Olarak Bir devletin yargı organları tarafından verilen bir kararın, bir başka devlet sınırları içerisinde hüküm ve sonuç doğurması esas itibarıyla devletlerin egemenlik hakkı ile bağlantılı olarak ele alınmaktadır. Nitekim devletler, sıkı sıkıya bağlı oldukları egemenlik haklarını organları vasıtasıyla kullanmaktadırlar; devletin yasama organı kanunları oluşturur, yürütme organı bu kanunları yürütür ve yargı organları ise […]

İcra ve İflas Dairesi Görevlilerinin Hukuki Sorumluluğu

I. Genel Olarak 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu md. 5’te, icra ve iflas dairesi görevlilerinin hukuki sorumluluğuna ilişkin “İcra ve İflas Dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davaları, ancak idare aleyhine açılabilir. Devletin, zararın meydana gelmesinde kusuru bulunan görevlilere rücu hakkı saklıdır. Bu davalara adliye mahkemelerinde bakılır” düzenlemesi mevcuttur. İcra hukukunda, hakkın Devlet eliyle zorla […]

İcra Dairesinde Bulunan Paranın Zimmete Geçirilmesi Hâlinde Sorumluluk

“Zimmet” başlıklı 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu md. 6’da yer alan düzenleme “İcra dairesine tevdi veya bu dairece tahsil olunan veya muhafaza altına alınan paraların, ilgili memur tarafından zimmete geçirilmesi halinde, zimmete geçirilen miktar, cezai takibat sonucu beklenmeden ve tazmin yolunda bir hükme hacet kalmaksızın hazine tarafından derhal icra veznesine yatırılır. Devletin asıl sorumlulara […]

İcra ve İflas Dairesi Görevlilerinin Hukuki Sorumluluğuna İlişkin Tazminat Davasında Özellik Arz Eden Hususlar

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu md. 5’te yalnızca “idare” denilmekle birlikte, burada icra ve iflas daireleri görevlilerinin kusurlarından kaynaklanan davaların Adalet Bakanlığı aleyhine açılacağı kabul edilmektedir[1]. Zarar gören, Devlet aleyhine açtığı tazminat davasında -haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümlere benzer şekilde- zarara neden olan icra ve iflas dairesi görevlisinin hukuka aykırı hareket ettiğini, görevlinin kusurlu […]

İcra ve İflas Dairesi Görevlilerinin Hukuki Sorumluluğunun Şartları ile Tazminat Davası

2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda düzenlenen tazminat davasının haksız fiilden doğan tazminat davasına benzediği, bu nedenle haksız fiilde aranan şartların bu dava açısından da geçerli olduğu kabul edilmektedir[1]. Buna göre Devlet aleyhine tazminat davası açılabilmesi için aranan şartlar hukuka aykırılık, fiil, kusur, zarar ve illiyet bağı şeklindedir[2]. Önemle belirtmek gerekirse, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri […]

Malik Olmayan Eşin Aile Konutunun Haczedilemeyeceğine İlişkin Şikâyetinin Reddedilmesi Hak İhlalidir!

08 Nisan 2020 tarih ve 31093 sayılı Resmî Gazete’de Anayasa Mahkemesinin 12 Aralık 2019 tarih ve 2016/10454 başvuru numaralı Emine Göksel başvurusuna ilişkin genel kurul kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda, ödenmediği iddia edilen iki çek nedeniyle başvurucunun eşi aleyhine 2008 yılında icra takibi başlatılmış ve takibin devamında başvurucunun eşi adına kayıtlı taşınmazın üzerine 2012 yılında […]

Yabancı Mahkeme Kararlarının Türkiye’de Tenfizi İçin Aranan Şartlar

Türk hukukunda yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun md. 50 ila 63 arasında düzenlenmiştir. MÖHUK’ta düzenlenen şartların varlığı hâlinde yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi mümkün olmakla birlikte, öğretide, kişilerin söz konusu yabancı mahkeme kararına rağmen tanıma ve tenfiz talep etmeyerek, Türk mahkemelerinde ayrı bir […]

Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi

Devletlerin egemenlik hakkı gereği, her devletin kendi yargı organı o devlet sınırları içerisinde ortaya çıkan uyuşmazlıkları çözmeye yetkili olup, bu organ tarafından verilen kararlar da o devletin sınırları dâhilinde hüküm ve sonuç doğurmaktadır[1]. Bu kapsamda, bir devletin yargı organı tarafından verilen kararın, başka devlet sınırları içerisinde hüküm ve sonuç doğurması yönünde bir zorunluluk bulunmamaktadır. Bir […]