Yabancı Mahkeme Kararının Tenfizinde Türk Mahkemelerinin Münhasır Yetkisine İlişkin Değerlendirme

Yetki, bir devletin sınırları içerisinde ortaya çıkan bir uyuşmazlığın hangi yerdeki görevli mahkemede görüleceği ile ilgili bir kavramdır[1]. Yetki kuralları, genel olarak bir davayla ilgili olan tarafların veya davanın konusunu oluşturan şeyin bulunduğu yere göre belirlenmektedir[2]. Yetki kavramı, milletlerarası yetki ve iç yetki olmak üzere iki boyutuyla ele alınmaktadır[3]. İç yetki, bir ülke sınırları dâhilinde […]

Bilirkişilerin Hukuki Sorumluluğu

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 46’da yer alan hâkimlerin hukuki sorumluluğuna ilişkin düzenlemenin, Anayasa md. 129/5[1] hükmündeki anlayışla uyumlu olduğu kabul edilmektedir. Bu bağlamda öğretide, bilirkişiler yönünden de anılan Anayasa hükmüne paralel bir düzenleme getirilerek bilirkişilerin hukuka aykırı eylemlerinden dolayı hukuki sorumluluğun somutlaştırılmasının amaçlandığı belirtilmektedir[2]. HMK md. 266 ve devamı hükümlerinde düzenlenen bilirkişi incelemesi, […]

Hâkimlerin Hukuki Sorumluluğu

Hâkimlerin, yaptıkları görevin önemi sebebiyle kendilerine tanınan teminat ve bağımsızlığa karşı, diğer kamu görevlilerinden farklı bir sorumluluğa tabi tutuldukları ifade edilmektedir[1]. Nitekim hâkimlerin görevlerinde bağımsız ve teminatlara sahip olmaları, onların görevlerini yerine getirirken mutlak anlamda serbest oldukları ve görevlerinden dolayı hiçbir sorumlulukları bulunmadığı şeklinde anlaşılmamalıdır[2]. Bu bağlamda hâkimlerin hukuki, cezai ve disiplin sorumlulukları olduğu kabul […]

Yabancı Mahkeme Kararının Tenfizinde Türk Mahkemelerinin Münhasır Yetkili Olduğu Bazı Uyuşmazlıklar Yönünden Değerlendirme

5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun md. 54/1-b uyarınca genel olarak Türk mahkemelerinin hangi uyuşmazlıklar yönünden münhasır yetkili sayıldığına ilişkin öğretide görüş birliği bulunmamaktadır. İç hukukta kamu düzeni esasına göre getirilen bir yetki kuralının, MÖHUK md. 54/1-b uyarınca münhasır yetki kuralı sayılması için, o kuralla uyuşmazlığın mutlaka Türk mahkemelerinde çözümlenmesinin amaçlanması […]

Yabancı Mahkeme Kararının Tenfizinde Münhasır Yetki ve Aşkın (Aşırı) Yetki Şartı

5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun md. 54’te, Türk mahkemeleri tarafından yabancı bir mahkeme kararı hakkında tenfiz kararı verilebilmesi için gerekli olan şartlar hüküm altına alınmıştır. Maddenin (b) bendinde yer alan tenfiz (ve tanıma) şartlarından birisi, “İlâmın, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması veya davalının itiraz etmesi şartıyla […]

Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ile Tenfizi

I. Genel Olarak Bir devletin yargı organları tarafından verilen bir kararın, bir başka devlet sınırları içerisinde hüküm ve sonuç doğurması esas itibarıyla devletlerin egemenlik hakkı ile bağlantılı olarak ele alınmaktadır. Nitekim devletler, sıkı sıkıya bağlı oldukları egemenlik haklarını organları vasıtasıyla kullanmaktadırlar; devletin yasama organı kanunları oluşturur, yürütme organı bu kanunları yürütür ve yargı organları ise […]

İcra ve İflas Dairesi Görevlilerinin Hukuki Sorumluluğu

I. Genel Olarak 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu md. 5’te, icra ve iflas dairesi görevlilerinin hukuki sorumluluğuna ilişkin “İcra ve İflas Dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davaları, ancak idare aleyhine açılabilir. Devletin, zararın meydana gelmesinde kusuru bulunan görevlilere rücu hakkı saklıdır. Bu davalara adliye mahkemelerinde bakılır” düzenlemesi mevcuttur. İcra hukukunda, hakkın Devlet eliyle zorla […]

İcra ve İflas Dairesi Görevlilerinin Hukuki Sorumluluğuna İlişkin Tazminat Davasında Özellik Arz Eden Hususlar

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu md. 5’te yalnızca “idare” denilmekle birlikte, burada icra ve iflas daireleri görevlilerinin kusurlarından kaynaklanan davaların Adalet Bakanlığı aleyhine açılacağı kabul edilmektedir[1]. Zarar gören, Devlet aleyhine açtığı tazminat davasında -haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümlere benzer şekilde- zarara neden olan icra ve iflas dairesi görevlisinin hukuka aykırı hareket ettiğini, görevlinin kusurlu […]

İcra ve İflas Dairesi Görevlilerinin Hukuki Sorumluluğunun Şartları ile Tazminat Davası

2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda düzenlenen tazminat davasının haksız fiilden doğan tazminat davasına benzediği, bu nedenle haksız fiilde aranan şartların bu dava açısından da geçerli olduğu kabul edilmektedir[1]. Buna göre Devlet aleyhine tazminat davası açılabilmesi için aranan şartlar hukuka aykırılık, fiil, kusur, zarar ve illiyet bağı şeklindedir[2]. Önemle belirtmek gerekirse, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri […]

Hâkimlerin Hukuki Sorumluluğuna İlişkin Tazminat Davasında Özellik Arz Eden Hususlar

Hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı Devlet aleyhine açılacak tazminat davalarında görevli ve yetkili mahkeme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 47’de hüküm altına alınmıştır. Anılan kanun maddesindeki ilgili kısım, “Devlet aleyhine açılan tazminat davası, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi hâkimlerinin fiil ve kararlarından dolayı, Yargıtay ilgili hukuk dairesinde; Yargıtay Başkan ve üyeleri ile kanunen onlarla […]