Haksız fiil sonucu ortaya çıkan zararın tazmin edilmesi gerektiği için haksız fiil 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu uyarınca borcun kaynaklarından biri olarak düzenlenmiştir. Haksız fiil nedeniyle doğan zararın giderilmesinde zarar, tazminatın üst sınırını oluşturmakla beraber, her durumda tazminat ile zarar miktarı eşit olmamaktadır.
TBK md. 65 uyarınca düzenlenen kusursuz sorumluluk hâllerinden birisi de ayırt etme gücü bulunmayan kişilerin sorumluluğudur. Bu maddede görüldüğü üzere, hâkim, hakkaniyetin gerektirmesi hâlinde, zararın tamamen veya kısmen giderilmesine karar verebilmektedir. Dolayısıyla ayırt etme gücünden yoksun olan kişilerin verdiği zararlarda, zararın tamamının tazmin edilmemesi mümkündür.
Kusura dayanan haksız fiil sorumluluğunda olduğu gibi, kusursuz sorumluluk hâllerinde de tazminatın belirlenmesi TBK’de yer alan haksız fiil hükümlerine göre gerçekleşecektir. Bu bağlamda kusursuz sorumluluk hâllerinde zarar görenin maddi ve manevi tazminat talep etmesi mümkündür[1].
TBK md. 51, haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın giderilmesinde tazminatın şekli ve kapsamına ilişkin bir düzenleme getirmiştir. Bu düzenleme uyarınca hâkim, tazminatın kapsamı ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyecektir. Ancak kusursuz sorumluluk hâllerinde tazminatın belirlenmesine kusur tartışması yapılmamaktadır. Örneğin adam çalıştıranın sorumlu tutulduğu hâllerde, adam çalıştıran kusursuz sorumlu olduğundan, tazminatın belirlenmesinde kusurun ağırlık derecesi unsuru dikkate alınmayacaktır[2]. Öte yandan hâkim, tazminatın şeklini somut olayın özelliklerine göre tayin etme hakkına sahiptir. Nitekim TBK md. 51/2 uyarınca tazminatın toplu olarak veya taksitler hâlinde (irat biçiminde) ödenmesine, tazminatın nakden ödenmesine veya aynen tazmine[3] karar verilmesi mümkündür.
Kusursuz sorumluluk açısından önem arz eden bir husus, kusursuz sorumlu kişinin aynı zamanda kusuru bulunması (ek kusur[munzam kusur]) hâlidir. Bu durumda tazminat miktarının takdirinde kusursuz sorumlu kişinin kusuru da göz önüne alınacaktır. Ayrıca bu durumda zarar görenin ortak kusuru, kusursuz sorumlu olan kişi için tazminat miktarında bir indirim sebebi olmayacaktır[4].
TBK md. 52 ise tazminat miktarından indirim yapılması gereken hâlleri sıralamıştır. Bu maddeye göre,
- Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya
- Zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş ya da
- Tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise
hâkim, tazminatı tamamen indirebilir veya kaldırabilir. Bu anlamda tazminat ödemekle yükümlü olan kişinin kusursuz sorumlu kişi olması hâlinde, zarar görenin kusuru tazminattan indirim sebebi olarak kabul edilecektir[5].
Öte yandan öğretide, zarar verenin zarara neden olan fiilinin zarar gören yararına bir iş için yapılması durumunda tazminattan indirim yapılması gerektiği ifade edilmiştir[6]. Örneğin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu md. 87 uyarınca, hatır için karşılıksız taşıma sırasında veya motorlu aracın hatır için yaralanan veya ölene verildiği hâllerde, işletenin ve teşebbüs sahibinin sorumluluğu genel hükümlere tabidir. Bu nedenle, hatır taşımasında veya hatır nedeniyle aracın verildiği durumlarda hakkaniyet gereği indirim yapılması gerektiği savunulmuştur[7].
Son olarak TBK md. 55 hükmü, tazminatın hesaplanmasında ayrıca bir düzenleme yapmıştır. Anılan maddeye göre destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, TBK hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanacaktır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz[8].
Berna Berfin KAYA
[1] M. Kemal Oğuzman, M. Turgut Öz, Borçlar Hukuku Genel Hükümler Cilt 2, Gözden Geçirilmiş 15. Bası, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 2020, s. 139.
[2] Oğuzman, Öz, s. 155.
[3] Oğuzman, Öz, s. 115.
[4] Ahmet M. Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Gözden Geçirilmiş ve Güncelleştirilmiş 24. Bası, Ankara, Turhan Kitabevi, 2020, s. 417; Oğuzman, Öz, s. 155.
[5] Oğuzman, Öz, s. 124.
[6] Hasan Tahsin Gökcan, Haksız Fiil Sorumluluğu ve Tazminat Hukuku, Genişletilmiş ve Güncellenmiş 4. Baskı, Ankara, Seçkin Yayıncılık, 2016, s. 601.
[7] Fikret Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 21. Baskı, Ankara, Yetkin Yayınları, 2017, s. 731; Gökcan, s. 601.
[8] Bu maddeye yönelik eleştiriler için bkz. Kılıçoğlu, s. 537-543.