Türk Hukukunda Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ile Tenfizi

I. Genel Olarak Milletlerarası özel hukuk ve usul hukuku konularında yaşanan gelişmeler neticesinde devletler, yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizine ilişkin kendi iç hukuklarında birtakım kurallar düzenlemeye yönelmiştir. Türk hukukunda[1] da yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizine ilişkin kurallar, 12.12.2007 tarih ve 26728 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve […]

Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ile Tenfizi

I. Genel Olarak Bir devletin yargı organları tarafından verilen bir kararın, bir başka devlet sınırları içerisinde hüküm ve sonuç doğurması esas itibarıyla devletlerin egemenlik hakkı ile bağlantılı olarak ele alınmaktadır. Nitekim devletler, sıkı sıkıya bağlı oldukları egemenlik haklarını organları vasıtasıyla kullanmaktadırlar; devletin yasama organı kanunları oluşturur, yürütme organı bu kanunları yürütür ve yargı organları ise […]

Yabancı Mahkeme Kararlarının Türkiye’de Tenfizi İçin Aranan Şartlar

Türk hukukunda yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun md. 50 ila 63 arasında düzenlenmiştir. MÖHUK’ta düzenlenen şartların varlığı hâlinde yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi mümkün olmakla birlikte, öğretide, kişilerin söz konusu yabancı mahkeme kararına rağmen tanıma ve tenfiz talep etmeyerek, Türk mahkemelerinde ayrı bir […]

Tanıma ve Tenfiz Nedir?

Bir ülkenin egemenlik sınırları içerisinde yargı organı tarafından verilen bir kararın, başka bir ülkede de hüküm ve sonuç doğurabilmesi, o kararın tanınması ve tenfiziyle sağlanmaktadır. Bu noktada tanıma ve tenfiz kavramlarının ne anlama geldiğine değinmekte yarar vardır. Mahkemelerce verilen kararların kesin hüküm kuvveti özelliği bulunmaktadır[1]. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 294/1 uyarınca, yapılan bir […]

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulundan Nafaka Kararı!

26 Eylül 2019 tarih ve 30900 sayılı Resmî Gazete’de Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 22 Mart 2019 tarih ve 2017/7 E. 2019/2 K. sayılı kararı yayımlanmıştır. Nafaka borçlusu tarafından nafaka alacaklısına yapılan ödemelerin, ödeme belgelerinde nafakaya ilişkin açıklama olmasa dahi nafaka borcundan mahsubunun hakkaniyete uygun olması nedeniyle, borçlunun borcundan mahsup edilip edilmemesi ile ilgili […]

İlâm ve İlâm Niteliğinde Belgeler Arasındaki Farklar Nelerdir?

İlâmların ve ilâm niteliğinde belgelerin icra edilmeleri açısından herhangi bir farklılıkları bulunmamaktadır. Buna karşılık ilâmlar ve ilâm niteliğinde belgeler açısından temel farklılıklar şunlardır[1]: İlâmlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil ederler. İlâm niteliğinde belgeler ise maddi anlamda kesin hüküm gücüne sahip değildirler. Bu sebeple ilâm niteliğinde belgelerin menfi tespit davasının konusunu oluşturması da mümkündür. İlâma bağlı […]

İlâm ve İlâm Niteliğinde Belgeler Hangileridir?

İlâm veya ilâm niteliğinde belgelerin, cebri icranın temeliyle doğrudan ilgisi bulunduğu gibi; devletin, borçların icrası için kurduğu zorlama mekanizmasına dayanan kamu gücü, icra edilebilir belgelerin türü ve kaynağını belirlemede etkisi vardır[1]. Bu belgeler bir devletin egemenlik gücü ile özel hukuk alacaklarının cebri icrası arasındaki ilişkiye yönelik anlayışını gösterir[2]. Alacaklının ilâmlı icra takibi yoluna başvurabilmesi için […]