AYM 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250. Maddesinin Bir Bölümünü İptal Etti!

15 Haziran 2021 tarih ve 31512 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 31 Mart 2021 tarih ve 2020/35 E. 2021/26 K. sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun, 17 Ekim 2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 23. maddesiyle başlığı ile birlikte yeniden düzenlenen 250. maddesinin 9. fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “…talepte belirlenen yaptırım […]

Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesi Nedir?

Latince in dubio pro reo olarak ifade edilen şüpheden sanık yararlanır ilkesinin tarihsel açıdan doğuşu ve gelişimine bakıldığında, klasik dönem öncesi Roma hukuku kaynaklarında bu ilkeye açıkça yer verilmediği, ancak benzerlik gösterecek şekilde başka ilkelerle birlikte ele alındığı görülmektedir. Klasik dönem ve sonrasında ise Trajan (Roma İmparatoru) tarafından mahkemede jüri önünde söylendiği iddia edilen “kuşku […]

Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesinin Yargıtay Kararları Işığında Değerlendirilmesi

Yargıtay kararlarında genel olarak ceza yargılaması sonucunda sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilebilmesi için “her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil bulunması[1]” gerektiğine değinilmektedir. Yüksek Mahkeme bahsi geçen kavramlara ilişkin bir tanım ve açıklamaya yer vermemekle birlikte, esas itibarıyla suçun sanık tarafından işlendiğinin kesin olarak ispat edilmesi gerektiğine yönelik bir değerlendirme yapmaktadır[2]. Bu kapsamda şüpheden […]

Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesinin Uygulanması ve Koşulları

Şüpheden sanık yararlanır ilkesinin temel olarak -sanığın suçu işlediğinin kesin olarak ispat edilememesi nedeniyle- hâkim tarafından beraat kararı verilmesi aşamasında uygulandığı kabul edilmektedir. Ayrıca doktrinde, sanığın ancak ispat edilen hususlardan sorumlu olabileceği, dolayısıyla şüpheden sanık yararlanır ilkesinin sadece beraat kararına değil, bir bütün olarak ceza sorumluluğuna ilişkin olduğu ileri sürülmektedir[1]. Bu doğrultuda ilkenin manevi unsur, […]