Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesinin Yargıtay Kararları Işığında Değerlendirilmesi

Yargıtay kararlarında genel olarak ceza yargılaması sonucunda sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilebilmesi için “her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil bulunması[1]” gerektiğine değinilmektedir. Yüksek Mahkeme bahsi geçen kavramlara ilişkin bir tanım ve açıklamaya yer vermemekle birlikte, esas itibarıyla suçun sanık tarafından işlendiğinin kesin olarak ispat edilmesi gerektiğine yönelik bir değerlendirme yapmaktadır[2]. Bu kapsamda şüpheden […]

Hükümlünün Avukatına Göndermek İstediği Postanın Engellenmesi Hak İhlalidir!

03 Ocak 2020 tarih ve 30997 sayılı Resmî Gazete’de Anayasa Mahkemesinin 19 Kasım 2019 tarih ve 2015/18467 başvuru numaralı Candaş Kat başvurusuna ilişkin kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda, ceza infaz kurumunda hükümlü olarak bulunan başvurucu, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapılması için avukatına posta yoluyla gönderilmek üzere hazırladığı belgeleri ceza infaz kurumu idaresine teslim ettiğini, İdare […]

Karar Duruşmasından Sonra Dosyaya Vekâletname Sunulması Karşı Vekâlet Ücretine Hak Kazandırmaz!

15 Kasım 2019 tarih ve 30949 sayılı Resmî Gazete’de Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 11 Aralık 2018 tarih ve 2018/15931 E. 2018/26858 K. sayılı kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda, ilk derece mahkemesinde yapılan yargılamada davalı kendini vekille temsil ettirmemiş olmasına rağmen, karar duruşmasından sonra davalı vekili tarafından dosyaya vekâletname sunulmuş ve gerekçeli kararda davalı lehine karşı […]

Sağlık Raporu Nedeniyle Derhâl Fesihte Savunma Alınması Gerekmez!

09 Mayıs 2018 tarih ve 30769 sayılı Resmî Gazete’de Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 19 Ekim 2018 tarih ve 2017/9 E. 2018/10 K. sayılı kararı yayımlanmıştır. Kararda, işverenin iş sözleşmesini haklı nedenle derhâl feshedebilmesi için işçinin sağlık nedenleriyle bekleme süresini aşan işe devamsızlığının bildirim süresine eklenecek altı haftayı aşmasının yeterli olduğu ve dolayısıyla 4857 […]