AYM Temyiz Talebinin Süre Yönünden Reddedilmesi Nedeniyle Mahkemeye Erişim Hakkının İhlal Edildiğine Karar Verdi!

AYM Temyiz Talebinin Süre Yönünden Reddedilmesi Nedeniyle Mahkemeye Erişim Hakkının İhlal Edildiğine Karar Verdi!

28 Kasım 2019 tarih ve 30962 sayılı Resmî Gazete’de Anayasa Mahkemesinin 24 Ekim 2019 tarih ve 2016/1235 başvuru numaralı Binali Boran başvurusuna ilişkin kararı yayımlanmıştır.

Karara konu olayda, başvurucu, başvuru konusu davada ilk derece mahkemesi kararının 03 Haziran 2015 tarihinde vekiline tebliğ edildiğini, temyiz dilekçesinin 11 Haziran 2015 tarihinde avukatı aracılığı ile UYAP’tan gönderildiğini ancak Mahkemenin dilekçeyi 12 Haziran 2015 tarihinde işleme koyduğunu, süresinde temyiz talebinde bulunmadığı gerekçesiyle Yargıtayın da talebini reddettiğini, Yargıtayın süre yönünden ret kararıyla temyiz hakkının elinden alındığını belirterek Anayasanın 36. maddesinde tanımlanan adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş ve yeniden yargılama talebinde bulunmuştur.

Yüksek Mahkeme, kararında, 03 Haziran 2015 tarihinde Mahkeme kararını tebellüğ eden başvurucunun UYAP üzerinden 11 Haziran 2015 tarihinde temyiz talebinde bulunmasına rağmen dilekçenin Mahkeme görevlileri tarafından yasal süre dolduktan bir gün sonra işleme konulması nedeniyle Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 12 Haziran 2015 tarihini esas alarak temyiz dilekçesini süre yönünden reddetmesinin öngörülebilirlik sınırları içinde değerlendirilemeyeceğini belirtmiş; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 92. maddesinde tebligata ilişkin sürenin son gününün tatil saatinde biteceği hüküm altına alınmış ise de aynı Kanunun 445. maddesi ve olay tarihinde yürürlükte olan mülga Yönetmelik hükümlerinde, elektronik ortamda başvurunun aynı gün gece saat 00.00’a kadar yapılabileceğinin düzenlendiğini vurgulamıştır.

Sonuç olarak başvurucunun sürenin son günü mesai bitiminden sonra saat 17.44’te kanun yoluna başvurmasının makul olduğuna, Yargıtayca yapılan uygulamanın başvurucunun kanun yolunu kullanması imkânını ortadan kaldırarak başvurucu üzerinde ağır bir yüke sebep olduğuna ve başvurucunun katlanmak zorunda kaldığı külfetin hedeflenen meşru amaçlarla orantısız olduğuna, dolayısıyla müdahalenin ölçülü olmadığına kanaat getiren Yüksek Mahkeme, Anayasanın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine ve kararın bir örneğinin mahkemeye erişim hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak amacıyla Yargıtay 21. Hukuk Dairesine iletilmek üzere ilgili iş mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

Yüksek Mahkeme kararının tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.