Yabancı Mahkeme Kararlarının Tenfizinde Savunma Hakkına İlişkin Hükmün Kapsamı

Gerek 2675 sayılı mülga Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunda gerek 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunda, hangi hâllerin savunma hakkının ihlali niteliğinde olduğu sayılmıştır. MÖHUK md. 54/ç uyarınca, Türk mahkemelerince yabancı bir mahkeme kararı hakkında tenfiz kararı verilebilmesi için, anılan bentte sayılan durumlardan birinin gerçekleşmemiş olması gerekmektedir. Olumsuz […]

Noterlerin Hukuki Sorumluluğu

I. Genel Olarak Noterlik, hukuki güvenliğin sağlanması ve hukuki anlaşmazlıkların doğumunun engellenmesi amacıyla kamusal yetkinin kullanıldığı, bunun da güvenilir belge düzenleme ve onaylama suretiyle gerçekleştirildiği bir meslek türüdür[1]. Hukukumuzda noterlik mesleğine ilişkin düzenlemeler esas olarak 1972 yılında yürürlüğe giren 1512 sayılı Noterlik Kanununda[2] yer almaktadır. Ayrıca 13.07.1976 tarih ve 15645 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Noterlik […]

Kusursuz Sorumlulukta Zararın Hesaplanması

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu uyarınca kabul edilen borç kaynaklarından birisi de haksız fiilden doğan borçlardır. Bu bağlamda haksız fiil nedeniyle uğranılan zarar ve bunun tazmin edilmesi için belirlenen hükümler gerek kusura dayanan sorumluluk gerek kusursuz sorumluluk hâlleri için uygulama alanı bulacaktır. TBK md. 50 uyarınca zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü […]

Kusursuz Sorumlulukta Zarar

I. Genel Olarak Haksız fiil, kişinin başkalarına zarar verici nitelikteki hukuka aykırı davranışları olarak tanımlanmaktadır[1]. Borçlar hukukunda haksız fiil sorumluluğunda kural kusur sorumluluğudur[2]. Nitekim 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. maddesinde kusur, haksız fiil sorumluluğunun koşullarından biri olarak sayılmıştır. Ancak bazı hâllerde kanun koyucu, sosyal düşünceler veya hakkaniyet gibi hususları gözeterek doğan zarardan kusuru olmasa […]

Velayet Sorumluluğu ve Çocukların Korunması Hakkında Tedbirler Yönünden Yetki, Uygulanacak Hukuk, Tanıma, Tenfiz ve İşbirliğine Dair Sözleşmenin Kanunlar İhtilafı Kuralları ile Türk Hukukunda Etkisi

I. Çocuğun Korunmasına Yönelik Tedbirler ve Velayet Sorumluluğu Yönünden Türk hukukunda yabancı unsurlu aile hukuku uyuşmazlıklarında uygulanacak kanunlar ihtilafı kuralları, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 12 ila 20. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Ayrıca Kanunun 10. maddesinde vesayet, kısıtlılık ve kayyımlık müesseselerinde başvurulacak kanunlar ihtilafı kuralları belirlenmiştir. MÖHUK’ta velayet sorumluluğu ile çocuğun […]

Cezai Mirasçılıktan Çıkarma Sebepleri

I. Genel Olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 510. maddesinde cezai mirasçılıktan çıkarmaya sebep olan durumlar hüküm altına alınmıştır. Bu düzenleme uyarınca, mirasbırakanın altsoyu, anne ve babasından her biri veya sağ kalan eşi, mirasbırakana karşı gerçekleştirdikleri bazı davranışlar nedeniyle mirasbırakanın ölüme bağlı bir tasarrufu ile mirasçılıktan çıkarılabilir. Buna göre, bahsi geçen maddede cezai mirasçılıktan çıkarma […]

Mirasçılıktan Çıkarmanın Sonuçları

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 511. maddesinde mirasçılıktan çıkarmanın sonuçları hüküm altına alınmıştır. Anılan madde gereğince, mirasçılıktan tamamen çıkartılan kişinin mirasçı sıfatı ortadan kalkmaktadır. Bu kapsamda mirasçılıktan çıkartılan kişinin artık yasal miras payını ve saklı payını talep etmesi mümkün değildir[1]. Buna karşılık mirasçılıktan kısmi çıkarmanın geçerli olduğu ve bu durumda mirasçılıktan çıkarılan yönünden, çıkarma dışında […]

Boşanma ve Miras Hakları

I. Boşanan Eşlerin Miras Hakları 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 181. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Boşanan eşler, bu sıfatla birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendilerine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça, kaybederler” şeklindeki düzenleme, boşanmanın eşlerin miras hakları açısından yarattığı sonuçları düzenlemektedir. TMK’nin 499. maddesinde, sağ kalan eşin, […]

Boşanma Davasında Manevi Tazminatın Koşulları

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 174. maddesinin 2. fıkrası gereğince manevi tazminat talebinde bulunulması için kanun koyucunun gerekli gördüğü koşulların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir. Anılan maddeye göre, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat talep edebileceği hüküm altına alınmıştır. 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin 143. maddesinin 2. […]

Boşanma Davasında Maddi Tazminata Hükmedilmesi

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 174. maddesi uyarınca maddi tazminata hükmedilebilmesi için, öncelikle taraflar hakkında boşanma kararı verilmesi gerekmektedir[1]. Ancak maddi tazminat talebi boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıllık zamanaşımı süresi içinde de ileri sürülebileceğinden, boşanma davasından ayrı olarak tazminata hükmedilmesi yine mümkündür. Nitekim bahsi geçen maddede “eşler” yerine “taraflar” ifadesinin kullanılması da bu duruma […]