Mirasçılıktan Çıkarmanın Sonuçları

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 511. maddesinde mirasçılıktan çıkarmanın sonuçları hüküm altına alınmıştır. Anılan madde gereğince, mirasçılıktan tamamen çıkartılan kişinin mirasçı sıfatı ortadan kalkmaktadır. Bu kapsamda mirasçılıktan çıkartılan kişinin artık yasal miras payını ve saklı payını talep etmesi mümkün değildir[1]. Buna karşılık mirasçılıktan kısmi çıkarmanın geçerli olduğu ve bu durumda mirasçılıktan çıkarılan yönünden, çıkarma dışında […]

Boşanma ve Miras Hakları

I. Boşanan Eşlerin Miras Hakları 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 181. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Boşanan eşler, bu sıfatla birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendilerine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça, kaybederler” şeklindeki düzenleme, boşanmanın eşlerin miras hakları açısından yarattığı sonuçları düzenlemektedir. TMK’nin 499. maddesinde, sağ kalan eşin, […]

Zina Eylemine Katılan Üçüncü Kişinin Hukuki Sorumluluğu Nedir?

I. Öğretide Yer Alan Görüşler A- Sadakat Yükümlülüğünün Hukuki Niteliği Yönünden 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 185. maddesinin 3. fıkrasında evlilik birliğinden doğan sadakat yükümlülüğü hüküm altına alınmış olup, buna göre eşler evlilik birliğinin devamı süresince birbirlerine sadık kalmak zorundadırlar. Ancak sadakat yükümlülüğünü ihlal eden eşin bu eylemi birlikte gerçekleştirdiği üçüncü kişinin hukuki sorumluluğu, özellikle […]

Boşanma Davasında Manevi Tazminatın Koşulları

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 174. maddesinin 2. fıkrası gereğince manevi tazminat talebinde bulunulması için kanun koyucunun gerekli gördüğü koşulların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir. Anılan maddeye göre, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat talep edebileceği hüküm altına alınmıştır. 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin 143. maddesinin 2. […]

Zina Sebebiyle Açılan Boşanma Davasında Velayet

I. Genel Olarak Velayet Velayete ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 335 ila 351. maddeleri arasında düzenlenmiş, ancak anılan hükümlerde velayetin bir tanımı yapılmamıştır. Bununla birlikte söz konusu hükümlerde velayetin kurulmasına, kapsamına, anne ile babanın yükümlülüklerine ve çocuğun korunmasına ilişkin özellik arz eden durumlara ayrıntılarıyla yer verilmiştir. Velayet, küçükler ile bazı durumlarda kısıtlı ergin […]

Zina Sebebiyle Açılan Boşanma Davasında Yoksulluk Nafakası

I. Genel Olarak Yoksulluk Nafakası 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 174 ve 175. maddelerinde, boşanmanın mali sonuçları olarak anılan maddi ve manevi tazminat ile nafaka hüküm altına alınmıştır. Buna göre anılan Kanunun 175. maddesinde yer alan, “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak […]

Zina Sebebiyle Açılan Boşanma Davasında İspat Yükü

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 6. maddesinde ispat yüküne ilişkin, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür” düzenlemesi yer almaktadır. Söz konusu madde uyarınca, yargılama aşamasında davacı, davanın kabulüne ilişkin dayandığı olguları; buna karşılık davalı ise davanın reddine esas teşkil edecek olguları ispat etmekle yükümlüdür. Zina sebebiyle açılan […]

Tebliğ Evrakının Usulüne Uygun Şekilde Doldurulmaması Hukuka Aykırıdır!

04 Ağustos 2020 tarih ve 31203 sayılı Resmî Gazete’de Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 24 Aralık 2019 tarih ve 2019/5759 E. 2019/11757 K. sayılı kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda, davacı Ramazan Yıldız tarafından el atmanın önlenmesi ve yıkım kararı verilmesi talebiyle açılan davada husumet davalılar Adem Yıldız ve Saime Yıldız’a yöneltilmişken, daha sonra taşınmazın diğer paydaşları […]

Vasiye Vesayet Makamınca İzin Verilmeden Yaş Düzeltimi Davası Açılamaz!

04 Ağustos 2020 tarih ve 31203 sayılı Resmî Gazete’de Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 12 Şubat 2020 tarih ve 2020/401 E. 2020/1230 K. sayılı kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamında hükümlü Adalet Şeker’in vasisi tarafından doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin dava açılmış, dava sonucunda Uşak 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen […]

İş Yargısında Zorunlu Arabuluculuk

I. ZORUNLU ARABULUCULUĞA İLİŞKİN DÜZENLEME A- Arabuluculuk ile Zorunlu Arabuluculuk Kavram ve Tanımları 1. Arabuluculuk Kavram ve Tanımı Arabulucu kelimesi “bir anlaşmazlıkta tarafları uzlaştıran kimse, aracı, uzlaştırıcı”; arabuluculuk ise “uzlaştırıcılık” anlamını taşımaktadır[1]. Bununla birlikte arabuluculuk etmek de “ara bulmada yardımcı olmak” şeklinde ifade edilmiştir[2]. Arabuluculuk ve uzlaştırıcılık Türk dili bakımından her ne kadar eş anlamlı […]