Mal Varlıklarına Saldırı Hâlinde Manevi Tazminat

Manevi tazminat, her ne kadar genellikle kişinin şahıs varlığına verilen zarar üzerine doğuyorsa da, mal varlıklarına saldırı halinde de ortaya çıkan manevi zararın tazmini söz konusu olabilir. Zira manevi tazminata neden olan manevi zarar, kişinin manevi cephesinde duyduğu acı, elem ve ızdıraptır. Örnek vermek gerekirse, kişi için anı değeri çok yüksek ve kendisi için çok […]

Maddi Kişisel Varlıklara Saldırı Hâlinde Manevi Tazminat

I. Yaralama 1. Yaralanan kişinin zararı Haksız fiil sonucu yaralanan kişi, bu olayın meydana geldiği sırada bedeninde bir acı ve elem duymuştur. Bununla birlikte, zarar gören yaralama sonucu bir dizi tıbbi müdahaleye tabi tutulmuş ve/veya vücudunun muhtelif bölgelerinde yaralama sonucu izler kalmış ya da kalacak olabilir. Buna benzer hâllerde zarar gören, yaralanması sebebiyle doğan manevi […]

Kişisel Varlıklara Saldırı Hâlinde Manevi Tazminat

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu kendi içerisinde kişisel varlıkları, maddi ve maddi nitelikte olmayan kişisel varlıklar olarak ikiye ayırmıştır. Maddi kişisel varlıklara(yaralama veya ölüm) yönelik bir haksız fiil sonucu hükmolunabilecek manevi tazminat TBK md. 56’da ele alınırken, maddi nitelikte olmayan kişisel varlıklara yönelik haksız fiil hükmolunabilecek manevi tazminat ise TBK md. 58’de düzenlenmiştir. Maddi kişisel […]

Manevi Tazminatın Koşulu Olarak Manevi Zarar

Bir haksız fiil nedeniyle manevi tazminata hükmolunabilmesi için öncelikle haksız fiilin tüm unsurlarının bir arada bulunuyor olması gerekir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, haksız fiilde bulunması gereken zarar unsurunun, manevi zarar biçiminde ortaya çıkmasıdır. Haksız fiil nedeniyle ortaya çıkan manevi zarar genellikle kişisel varlıklara saldırı durumunda meydana gelmektedir. Ancak manevi zararın mal varlıklarına saldırı durumunda […]

Manevi Zarara İlişkin Görüşler

Manevi zararla ilgili olarak objektif ve subjektif olmak üzere iki farklı görüş bulunmaktadır. Bu iki görüş kısaca açıklandıktan sonra konuya ilişkin genel bir değerlendirme yapılacaktır. I. Objektif Görüş Haksız bir fiil sonucunda zarar görenin şahıs varlığında objektif bir biçimde meydana gelen eksilmeyi manevi zarar olarak nitelendiren görüştür[1]. Bu görüşe göre, kişilik haklarını oluşturan ve hukukun […]

Maddi Zarar ile Manevi Zararın Karşılaştırılması

Maddi zarar, mal varlığına ve/veya şahıs varlığına yönelmiş haksız fiil sonucu kişinin mal varlığında meydana gelen eksilmeyi ifade eder. Maddi zarar, elle tutulabilir, gözle görülebilirdir, bir diğer ifadeyle maddi zararın ispatı mümkündür. Bu nedenle ispat ve takdir de somut verilere dayanır[1]. Manevi zarar ise, genellikle şahıs varlığına yönelmiş haksız fiil sonucu kişinin manevi cephesinde meydana […]

Manevi Zarar Nedir?

Manevi kelimesi, “görülmeyen, duyularla sezilebilen, ruhani, tinsel, maddi karşıtı” anlamını taşımaktadır[1]. Zarar kelimesi, “bir şeyin, bir olayın yol açtığı çıkar kaybı veya olumsuz, kötü sonuç, dokunca, ziyan, mazarrat” anlamına gelmektedir[2]. Son olarak, tazminat kelimesi ise “zarar karşılığı ödenen para, ödence” anlamını içermektedir[3].  Özetle ifade etmek gerekirse, manevi zararın tazmininin; bir şeyin, olayın yol açtığı; görülmeyen, […]

Basın Yoluyla Kişilik Haklarının İhlalinde Bir Görevin İfası

Bir görevin ifası şeklinde düzenlenen hukuka uygunluk sebebi, bir memuriyet görevinin ifası, genel bir yasal yükümlülüğün ifası veya yetkili makamın emrini ifa şeklinde olabilir. Memuriyet görevinin ifası ile ilgili olarak, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, yayın yoluyla kişilik haklarının ihlaline ilişkin bir uyuşmazlıkta, olay tarihinde İstanbul Emniyet Müdürü Yardımcısı olarak görev yapan davalının, görevi gereği sahip […]

Basın Yoluyla Kişilik Haklarının İhlalinde Zaruret Hâli

6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 64. maddesinde, kendisi veya başkasını zarar veya zarar tehlikesinden kurtarmak isteyen kişinin, üçüncü kişinin mal varlığına verdiği zararla ilgili bir hukuka uygunluk sebebi düzenlenmiştir. Bahsi geçen maddede yer alan düzenleme, esas itibarıyla mal varlığına ilişkindir. Ancak bu hukuka uygunluk sebebinin, şahıs varlıklarına yönelik saldırılar yönünden de geçerli olabileceği kabul edilmektedir[1]. […]

Basın Yoluyla Kişilik Haklarının İhlalinde Haklı Savunma

6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 63. maddesinin 2. fıkrası, haklı savunmayı hukuka uygunluk sebeplerinden biri olarak düzenlemektedir. İlgili hüküm, bir kişinin gerek kendisinin gerek başkasının şahıs veya mal varlığına karşı yapılan haksız saldırıları defetmek amacıyla, saldıranın şahsına veya mallarına verdiği zarardan sorumlu tutulamayacağını düzenlemektedir. Haklı savunmaya başvuran kişinin, hukuken himaye gören şahsi veya mal varlığı […]